kIxsrlN. Şuarâ Sûresi 78-80. Ayet Tefsiri Hakkında Konusu Nuzül Şuarâ Sûresi Hakkında Şuarâ sûresi Mekke’de nâzil olmuştur. 224-227. âyetlerin Medine’de indiği söylenir. 227 âyettir. İsmini 224. âyette geçen ve “şâirler” mânasına gelen اَلشُّعَرَاءُ şuarâ kelimesinden alır. Sûrenin ayrıca “Tâ. Sîn. Mîm” ve birkaç peygamberin kıssasını ihtivâ etmesi sebebiyle الجامعة Câmia isimleri de vardır. Resmî sıralamada 26, iniş sırasına göre 47. sûredir. Şuarâ Sûresi Konusu Furkan sûresinde yer alan “inzâr Allah’ın azabıyla tehdit ve uyarı”, bu sûrede peygamber kıssalarından verilen muşahhas misallerle genişçe izah edilerek, İslâm’ı tüm yönleriyle bir hayat nizamı hâlinde tebliğ ve tatbik edip yerleştirmeye çalışan Resûlullah teselli buyrulur. Bu gâyeye matuf olarak yedi peygamber kıssası anlatılır. Bahsi geçen peygamberlerin gerçek peygamber olması gibi, Hz. Muhammed de gerçek peygamber, ona indirilen kitabın da Allah kelâmı gerçek bir Kur’an olduğu haber verilir. Allah Teâlâ’nın varlık âlemine yerleştirdiği kevnî âyetler, önceki peygamberlerin gösterdiği mûcizeler, kavimlerinin başına inen ilâhî kahır tecellîleri ve bizzat Kur’ân-ı Kerîm’in mûcizevî yapısı bu hakîkatin şahididir. Bu gerçekler ışığında Resûlullah bir kâhin ve şâir olmadığı gibi, Kur’an da bir kehânet ve şiir değildir. Şeytanların böyle her yönüyle ulvî ve hârikulâde bir söz indirmeleri mümkün olmadığı gibi, hangi vadide dolaştıkları belli olmayan şâirlerin de bunun gibi bir söz söylemeleri muhaldir. O, Hz. Muhammed kalbine Cebrâil tarafından inzal edilmiş, insanlığı ilâhî azap ile uyarıp ebedî nimetlerle müjdelemek maksadını taşıyan Allah kelâmıdır. Gerçek kurtuluş, ancak onun tâlimatlarına inanıp itaat etmekle mümkün olabilecektir. Sûre boyunca Cenâb-ı Hakk’ın “Azîz çok güçlü, kuvvetli, mağlup edilemez bir kudret sahibi” ismi ile birlikte “Rahîm çok merhametli” ismi tekrar edilir. İnsanlık tarihi, O’nun rahmet tecellilerine olduğu gibi gazap tecellilerine de şâhitlik etmektedir. Bu durumda, Allah’ın rahmetine mi, yoksa gazabına mı müstahak olmaya karar vermenin insanların kendi tercihlerine kaldığına işaret edilir. Şuarâ Sûresi Nuzül Sebebi Mushaftaki sıralamada yirmi altıncı, iniş sırasına göre kırk yedinci sûredir. Vâkıa sûresinden sonra, Neml sûresinden önce Mekke’de inmiştir. 197. âyeti ile son dört âyetinin 224-227 Medine döneminde indiğine dair rivayetler de vardır Süyûtî, el-İtkån, I, 12; İbn Âşûr, XIX, 89-90. اَلَّذ۪ي خَلَقَن۪ي فَهُوَ يَهْد۪ينِۙ ﴿٧٨﴾ وَالَّذ۪ي هُوَ يُطْعِمُن۪ي وَيَسْق۪ينِۙ ﴿٧٩﴾ وَاِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْف۪ينِۖ ﴿٨٠﴾ Karşılaştır 78 “Beni yaratan ve bana doğru yolu gösteren O’dur.” Karşılaştır 80 “Hastalandığım zaman bana şifâ veren O’dur.” TEFSİR Öncelikle dostunun sadece ve sadece Âlemlerin Rabbi Allah Teâlâ olduğunu söyler. Peşinden hem Allah’a duyduğu muhabbetin bir tezâhürü olarak hem de O’nun gerçek ilâh olduğunu izah etmeyi hedefleyerek “O ki…, O ki…, O ki…” şeklinde devam edip giden bir üslup içerisinde, sanki hiç susmayacakmış gibi, Cenâb-ı Hakk’ın bir kısım ulûhiyet ve rubûbiyet sıfatlarını zikreder. Yaratan, dünyaları ve ukbâları için kullarına doğru yolu gösteren, yediren, içiren, hastalara şifa veren[1], öldüren, dirilten ve kıyâmet günü günahları bağışlayacak olan[2] yalnız O’dur. İşte bu şekilde Halîlullah çok sevdiği Mevlâsı’nın zikrini uzatmıştır. Çünkü sevgiliyi çokça anmak ve gayrin zikrinden yüz çevirmek muhabbetin alâmetlerindendir. Âşıkların tenezzühü, rahat ve huzuru, ancak maşuklarının zikir bahçelerinde gezip dolaşmaları ile mümkündür. Zâhitler evratlarının sayısıyla, onları saymakla meşguldürler; ihtiyaç sahipleri ihtiyaçlarını sayıp dökerler, dualarını uzatıp dururlar; âşıklar ise bütün nefeslerini maşuklarının zikri ve senâsıyla geçirir, hep O’nu anar dururlar. Letâifü’l-işârât, II, 401İbrâhim Rabbinin kim olduğunu beyân eden ifadelerden sonra, bu kez ilâhî dergâha yönelerek dua etmeye başlar[1] İbrâhim bütün üstün fiilleri Allah’a nispet ederken, hastalık da O’ndan olmasına rağmen, “hastalandığım zaman” demiş, edebe riâyet ederek kul için zâhiren zararlı bir durum olan hastalanmayı kendi nefsine izâfe etmiştir.[2] Hz. Âişe şöyle anlatır “Bir gün “Ey Al­lah’ın Rasûlü! İbn Cedân cahiliye döneminde akrabalık bağlarını gözetir, yoksullara yemek yedirirdi. Fakat müşrik olarak öldü. Bunun mahşer günü ona bir faydası olacak mı?” diye sordum. Efendimiz şöy­le buyurdu Hayır, ona bir faydası olmayacaktır. Çünkü o bir gün dahi Rab­bim! Hesap günü hatalarımı bağışla’ demedi.»”Müslim, İman 365 Kaynak Ömer Çelik Tefsiri Sağlık, insanın en değerli hazinesidir. Yaşanabilecek her türlü sağlık problemi, insan için kötüdür. Bu tip durumlardan bir an önce kurtulmak ve sağlığa tez zamanda ulaşabilmek için şifa duası okunur. Şifa duası okunarak Yüce Allah'a sığınılır. Kur'an-ı Kerim'de de hastalıktan korunma, hastalıktan kurtulma ve hastalığa iyi gelen şifa duaları ile ayetleri bulunmaktadır. Hastalıktan kurtulma duası denildiğinde ise hiç şüphesiz akla ilk gelen, Peygamber Efendimizin okuduğu şifa duasıdır. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in okuduğu şifa duası, hadis kaynaklarında önemli bir yer tutar. En etkili, tesirli ve kuvvetli şifa ayetleri ile hastalıktan kurtulma için okunacak duaları içeriğimizden bulabilirsiniz. HASTALARA OKUNACAK EN ETKİLİ VE TESİRLİ ŞİFA DUASI Sağlığa kavuşmak için tıbbi olarak bütün tedavileri gerçekleştirdikten sonra bunu manevi olarak desteklemek önemlidir. Dua, maneviyatı güçlendirme konusunda insanın en büyük yardımcısıdır. Kur'an-ı Kerim'de şifa ve sağlık konulu ayetler yer almaktadır. Hiç şüphesiz, Peygamberimizin okuduğu sağlık ve şifa duası merak edilmektedir. ŞİFA DUASI ARAPÇA OKUNUŞU VE YAZILIŞI Hz. Âişe'den şöyle rivayet edilmiştir "Hz. Peygamber hasta olan akrabalarının üzerine okuyarak sağ eliyle onları sıvazlar ve şöyle derdi Ezhibil-be'se rabben'nasi eşfi ve enteş'şafi la şifae illa şifauke şifaen la yugadiru sekame ŞİFA DUASI TÜRKÇE ANLAMI Bu hastalığı gider ey insanların Rabbi! Şifâ ver, çünkü şifâ verici sensin. Senin vereceğin şifâdan başka şifâ yoktur. Öyle şifâ ver ki hiç bir hastalık bırakmasın.»” Buhârî, Merdâ, 20; Müslim, Selâm, 46; Ebû Dâvud, Tıbb, 18, 19 SIHHAT VE SAĞLIK İÇİN OKUNACAK DUA - 2 Bismillahi turbetu ardina ve rîkatu ba'dina yüşfe sakimuna bi-izni rabbina. ANLAMI Allah'ın adıyla duâya başlarım. Bizim yerimizin toprağı ve birimizin tükürüğü vesilesiyle Allah'ın izniyle hastamız şifâ bulur" Buhârî, Tıbb, 38; Müslim, Selâm, 54; Ebû Dâvud, Tıbb, 19 SAĞLIK VE ŞİFA DUASI OKUNUŞU - 3 Euzu bi izettillahi ve kudretihi min şerri ma ecidu. ŞİFA DUASI ANLAMI Sağ elini vücudunda rahatsız olduğun mahalle koyup yedi defa mesh eyle ve her meshte Hissettiğim bu hastalığın şerrinden Allah'ın izzetine ve kudretine sığınırım! de. Biiznillahi Teâlâ şifâ bulursun." İbn Hanbel, IV, 217 CEBRAİL ALEYHİSSELAM’IN ŞİFA DUASI - 4 Bismillahi arkıyke min kulli şeyin yu'zike min şerri kulli nefsin ev aynin hasidin, Allahu yeşfike bismillahi arkıyke. ANLAMI Allah’ın ismiyle seni rahatsız eden her şeyden sana okurum. Her nefsin veya hasetçi her gözün şerrinden Allah sana şifâ versin. Allah’ın adıyla sana okurum.»” derdi.Müslim, Selâm 40 HASTAYA OKUNACAK DUA - 5 Hz. Peygamber, bir rahatsızlıkları olduğu zaman Muavvizeteyn sûrelerini okur, kendi üzerine üfler ve onu eliyle üzerinden silerdi. Ve şöyle buyururlardı Bismillahi Allahümme dâvini bi devaike veşfini bi şifaike ve ağnini bi fadlike ammen sivâk vahzer anni ezake. ANLAMI Allah’ın ismiyle. Ey Rabbim! Beni kendi devân ile tedavi et, bana kendi şifân ile şifâ ver ve beni kendi fazlınla Senden başkalarından müstağni kıl ve beni ezalardan uzak tut.»” Heysemî, X, 180 KUR'AN'DA GEÇEN ŞİFA AYETLERİ Kur’an-ı Kerim’de bulunan şifa ayetleri; sağlık için duâ, şifa için dua hasta duası, hastalara şifa duası arayanlar için en etkili şifa dualarıdır. Şifa için okunan bazı ayetler şunlardır Tevbe Sûresi, 14. Ayet Yunus Sûresi, 57. Ayet Nahl Sûresi, 69. Ayet İsrâ Sûresi, 82. Ayet Şuarâ Sûresi, 80. Ayet Fussilet Sûresi, 44. Ayet SARA EPİLEPSİ HASTALIĞI İÇİN OKUNACAK DUA İbn Abbas’dan -radıyallahu anh- rivayete göre Nebiyy-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e bir hâtûn müracaat edip “– Ya Resûlallah, ben sar’a illetine duçar oluyorum. Hem de sar’a hâlinde açılıyorum. Allah Teâlâ’ya duâ ediniz ki, bu illeti benden izâle eylesin” dedi. Resûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz kadına hitaben “– Dilersen sabret, bu illet mukabilinde sana cennet verilsin. Dilersen sıhhat ve afiyetin için Allah Teâlâya duâ edeyim,” buyurdu. Sonra o hâtûn “– Yâ Resûlallah, böylece sabrederim. Yalnız sar’a hâlinde açılmamam için Allah Teâlâ Hazretlerine duâ ediniz” dedi. Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz de, o halinde açılmaması için duâ buyurdular. Buhârî, Merdâ, 6; Müslim, Birr, 54 ŞİFA NİYETİYLE KUR’AN OKUMAK VE OKUTMAK CAİZ MİDİR? Kişinin maddi, manevi ve ruhi rahatsızlıklardan kurtulması için tıbbi tedavi yöntemlerine başvurması temel ilkedir. Bunun yanında Allah Teala’ya dua etmesi de uygun olur. Şüphesiz Kur’an müminler için şifa ve rahmettir İsrâ, 17/82. Dolayısıyla gerek Kur’an-ı Kerim’de gerekse hadis-i şeriflerde yer alan dualar ve sureler, belirli sayılarla sınırlanmayarak okunabilir. Bu okumaya rukye denir. Sahabenin rukye olarak Fâtiha suresini okuduğu ve Resûlullah’ın da bunu onayladığı bilinmektedir Buhârî, Fedâilü’l-Kur’an 9. Aslolan, duayı insanın kendisinin okumasıdır. Ancak, iyi ve takva sahibi bir insan olduğuna inandığı diğer müminlerden de kendisine dua etmesini isteyebilir. Hz. Âişe’den şöyle rivayet edilmiştir “Hz. Peygamber hasta olan akrabalarının üzerine okuyarak sağ eliyle onları sıvazlar ve şöyle derdi Ey Allah’ım, ey insanların Rabbi, şu hastalığı gider, şifa ver, şifa veren Sensin. Senin vereceğin şifadan başka şifa yoktur. Hastalığı ortadan kaldıracak bir şifa ver. İbn Mâce, Tıb, 35, 36 Hasta olan kimse, ihtiyarlık ve ölüm dışında her hastalığın mutlaka bir çaresi olduğunun bilinciyle uzman hekimlere müracaat ederek tedavi yollarını aramalı, bunun yanında Yüce Allah’a sığınıp şifa vermesi için dua etmelidir. Bu maksatla bazı âlimler Kur’an-ı Kerim’den şifa konulu âyetlerin okunmasını tavsiye etmişlerdir. Şifa için okunan bazı âyetler şunlardır Tevbe, 9/14; Yûnus, 10/57; Nahl, 16/69; Şu’arâ, 26/80; Fussılet, 41/44. ALLAH’IN İZNİYLE ŞİFA BULMAK VEYA KÖTÜLÜKLERDEN KORUNMAK AMACIYLA YAPILAN “RUKYE” CÂİZ MİDİR? Rukye hastalık ve kötülüklerden korunmak veya kurtulmak amacıyla Kur’an veya dua okuyup üfleme anlamında bir terimdir İbnü’l-Esîr, en-Nihâye, “rky” md.; İbn Manzûr, Lisânü’l-Arab, “rky” md.. Bazı İslam âlimleri rukyenin caiz olmadığı görüşünde ise de mezhep imamlarının da içinde bulunduğu âlimlerin çoğunluğu, konu ile ilgili bazı hadisleri delil göstererek, şirke ve istismara götürmemek şartıyla, fayda ve zararın rukyeden değil de Allah’tan olduğuna inanılarak yapılan rukyede bir sakınca bulunmadığını belirtmişlerdir İbn Hacer, Feth, X, 206; İbnü’l-Kayyım, et-Tıbbü’n-Nebevî, s. 137-144; el-Fetâva’l-Hindiyye, V, 354-356. Şöyle ki Hz. Peygamber hem kendisine hem ziyaret ettiği bazı hastalara okuyup üflemiş, bazen de Hz. Âişe ona okuyup üflemiş ve eliyle meshetmiştir Buhârî, Tıb, 32, 33, 39; Müslim, Selâm, 46-51,52; İbn Mâce, Tıb, 35-36. Ayrıca Hz. Peygamber torunları Hasan ve Hüseyin için şeytandan, zehirli haşerattan, kem gözlerden korunmaları için dua etmiş Buhârî, Enbiyâ, 10; İbn Mâce, Tıb, 36; Tirmizî, Tıb, 18, nazara, yılan ve akrep sokmasına karşı rukye yapılmasına izin vermiştir Buhârî, Tıb, 17, 33, 37; Müslim, Selâm, 55-60; Ebû Dâvûd, Tıb, 17-18. Yine Hz. Peygamberin hastalar için, Ey sıkıntıları gideren Allah, şifa ver! Ey şâfî! Senden başka şifa veren yoktur, hiçbir hastalık kalmayacak şekilde şifa ver diye dua ettiği bilinmektedir Buhârî, Tıb, 38; İbn Mâce, Tıb, 36; Ebû Dâvûd, Tıb, 17. Konuyla ilgili rivayetler değerlendirildiğinde, Allah’ın izniyle şifa bulmak veya kötülüklerden korunmak amacıyla yapılan rukyelerin câiz, bunun dışında kalanların haram olduğu anlaşılmaktadır Elmalılı, Hak Dini, IX, 6388. EZBERLEMENİZ İÇİN DİĞER DUALAR VE SURELER Ayetel Kürsi Kunut Duaları Sübhaneke Duası Nasr Suresi İnşirah Suresi İhlas Suresi Asr Suresi Felak Nas Suresi Yasin Suresi Kadir Suresi Fatiha Suresi Duha Suresi Fetih Suresi Kevser Suresi Kehf Suresi Bakara Suresi Salli Barik Duaları Tebbet Suresi Maun Suresi Fil Suresi Zilzal Suresi Kureyş Suresi Kalem Suresi Şifa Duası Rızık Duası Dilek Duası Nazar Duası Kuran-ı Kerim’de Geçen Şifa Ayetleri, Kuran-ı Kerim’de şifa ayeti olarak 6 adet ayet bulunur. Şifa Duası Nedir? Şifa Ayetleri Nelerdir? Hastalara Okunacak Şifa ayetleri ve Duaları, Arapça-Türkçe okunuşu ve yazılışı, anlamlarıKuran-ı Kerim’de Geçen Şifa AyetleriHazreti Peygamber Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi vesselem, Kurandaki Fatiha suresinin fazilet ve faydasının çok fazla olduğunu ve her derde şifa olduğu belirtmiştir. Bu nedenle herhangi bir rahatsızlık veya hastalık durumunda ya da herhangi bir sıkıntı zamanında okunması gereken surelerden biri Fatiha suresidir. Fatiha suresi şifa ayetleri süreside şifa için okunan surelerden biridir. Yasin suresini hasta olan kişinin kendisi okuyabileceği gibi bir başkası da hastanın yanında duyabileceği şekilde Yasin suresini dışında Haşr suresinin son üç ayeti, Amenerrasulü ve Ayetel kürsi ayetleri şifa niyetiyle de Suresi – 14. Ayet Kâtilûhum yuazzibhumullâhu bi eydîkum ve yuhzihim ve yansurkum aleyhim ve yeşfi sudûre kavmin mu’minînmu’minîne.Onlarla savaşın. Allah sizin ellerinizle onları azaplandırır ve onları alçaltır. Ve onlara karşı size yardım eder zafere ulaştırır. Ve mü’minler kavminin göğüslerine şifa verir iyileştirir, ferahlatır.Yunus Suresi – 57. Ayet Yâ eyyuhân nâsu kad câetkum mev’ızatun min rabbikum ve şifâun limâ fîs sudûri ve huden ve rahmetun lil mu’minînmu’minîne.Ey insanlar! Size, Rabbinizden öğüt vaaz ve göğsünüzde olana nefsinizin kalbindeki hastalıklara şifa ve mü’minlere hidayet ve rahmet Suresi – 69. Ayet Summe kulî min kullis semerâti feslukî subule rabbiki zululen, yahrucu min butûnihâ şarâbun muhtelifun elvânuhu fîhi şifâun lin nâsnâsi, inne fî zâlike le âyeten li kavmin yetefekkerûnyetefekkerûne.Sonra meyvelerin çiçeklerin hepsinden yeyin! Rabbinin emre amade kılınmış yollarında sülûk edin uçun, dolaşın. Onun karnından muhtelif çeşitli renklerde içecek bal çıkar. Onda insanlar için şifa vardır. Muhakkak ki bunda, tefekkür eden bir kavim için elbette bir âyet delil Suresi – 82. Ayet Ve nunezzilu minel kur’âni mâ huve şifâun ve rahmetun lil mu’minîne ve lâ yezîduz zâlimîne illâ hasârâhasâran.Kur’ân’dan indirdiğimiz şeyler, mü’minler için şifadır ve rahmettir. Ve zalimlerin sadece hüsranını kaybettiği dereceleri Suresi – 80. Ayet Ve izâ maridtu fe huve hastalandığım zaman bana şifa veren, O’ Kuran-ı Kerim’de 6 şifa ayetiKuran-ı Kerim’de şifa ayeti olarak 6 adet ayet ki O, Kur’ân inananlar için doğru yolu gösteren bir kılavuzdur ve şifâdır… Fussilet suresi 44. ayet “Hastalandığım zaman bana şifâ veren O’dur”. Şura suresi 80. Ayeti“Biz, Kur’ân’dan öyle bir şey indiriyoruz ki o, mü’minler için şifâ ve rahmettir…” İsra suresi 82. Ayeti“…Onların arıların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet bal çıkar ki, onda insanlar için şifâ vardır…” Nahl suresi 69. Ayeti“…Gönüllerdeki dertlere şifâdır…” Yunus suresi 57. Ayeti“Allah, mümin bir topluluğun kalplerine şifa versin/gönüllerini ferahlatsın!” Tevbe suresi 14. Facebook’ta! Şuara Suresi, Kur’an-ı Keñm’in yirmi altıncı sûresi olup Mekke döneminde inmiştir. 227 âyettir. Sûre, adını 224. âyette geçen “eş-Şu’arâ” kelimesinden almıştır. “Şu’arâ” şairler demektir. Sûrede başlıca Mûsâ, İbrahim, Nûh, Hûd, Salih ve Şu’ayb peygamberlerin kıssaları dile getirilmekte; müşriklerin, Kur’an’ın vahiy dışı bir kaynağa dayalı olduğu iddialarına karşılık, onun bir vahiy eseri olduğu vurgulanmakta, söz konusu kaynakların Kur’an üzerinde hiçbir etkisinin bulunamayacağı ifade suresi 80. ayet arapça yazılışıوَاِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْف۪ينِۖŞuara suresi 80. ayet okunuşuVe-iżâ meridtu fehuve yeşfîniŞuara suresi 80. ayet meali anlamıDiyanet İşleri Yeni Meali Hastalandığımda da O bana şifa Hamdi Yazır Meali Hastalandığım zaman bana O, şifâ Çelik Meali Hastalandığım zaman bana şifâ veren O’ suresi 80. ayet tefsiriÖncelikle dostunun sadece ve sadece Âlemlerin Rabbi Allah Teâlâ olduğunu söyler. Peşinden hem Allah’a duyduğu muhabbetin bir tezâhürü olarak hem de O’nun gerçek ilâh olduğunu izah etmeyi hedefleyerek “O ki…, O ki…, O ki…” şeklinde devam edip giden bir üslup içerisinde, sanki hiç susmayacakmış gibi, Cenâb-ı Hakk’ın bir kısım ulûhiyet ve rubûbiyet sıfatlarını zikreder. Yaratan, dünyaları ve ukbâları için kullarına doğru yolu gösteren, yediren, içiren, hastalara şifa veren[1], öldüren, dirilten ve kıyâmet günü günahları bağışlayacak olan[2] yalnız O’dur. İşte bu şekilde Halîlullah çok sevdiği Mevlâsı’nın zikrini uzatmıştır. Çünkü sevgiliyi çokça anmak ve gayrin zikrinden yüz çevirmek muhabbetin alâmetlerindendir. Âşıkların tenezzühü, rahat ve huzuru, ancak maşuklarının zikir bahçelerinde gezip dolaşmaları ile mümkündür. Zâhitler evratlarının sayısıyla, onları saymakla meşguldürler; ihtiyaç sahipleri ihtiyaçlarını sayıp dökerler, dualarını uzatıp dururlar; âşıklar ise bütün nefeslerini maşuklarının zikri ve senâsıyla geçirir, hep O’nu anar dururlar. Letâifü’l-işârât, II, 401İbrâhim Rabbinin kim olduğunu beyân eden ifadelerden sonra, bu kez ilâhî dergâha yönelerek dua etmeye başlar[1] İbrâhim bütün üstün fiilleri Allah’a nispet ederken, hastalık da O’ndan olmasına rağmen, “hastalandığım zaman” demiş, edebe riâyet ederek kul için zâhiren zararlı bir durum olan hastalanmayı kendi nefsine izâfe etmiştir.[2] Hz. Âişe şöyle anlatır “Bir gün “Ey Al­lah’ın Rasûlü! İbn Cedân cahiliye döneminde akrabalık bağlarını gözetir, yoksullara yemek yedirirdi. Fakat müşrik olarak öldü. Bunun mahşer günü ona bir faydası olacak mı?” diye sordum. Efendimiz şöy­le buyurdu Hayır, ona bir faydası olmayacaktır. Çünkü o bir gün dahi Rab­bim! Hesap günü hatalarımı bağışla’ demedi.»”Müslim, İman 365 Ömer Çelik TefsiriŞuara suresi arapça yazılışı ve meali ❬ Önceki Sonraki ❭ وَإِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْفِينِ Diyanet İşleri Başkanlığı “Hastalandığımda da O bana şifa verir.”

şuara suresi 80 ayet okunuşu